Diyabetik Ketoasidoz

Diyabetik Ketoasidoz

Diyabetik Ketoasidoz
Diyabetik Ketoasidoz
Diyabetik Ketoasidoz
Anonim

Diyabet hastanız varsa, diyabetik ketoasidoz (DKA) ile ilgili bilgi sahibi olmak önemlidir. DKA, insülin eksikliği ve yüksek kan şekeri eksikliği potansiyel olarak yaşamı tehdit eden kimyasal dengesizliklere neden olduğunda oluşan diyabetin ciddi bir komplikasyonudur. İyi haber, DKA'nın büyük ölçüde önlenebilir olması. DKA, tip 1 diyabet ile daha sık görülmesine rağmen, tip 2 diyabetle de ortaya çıkabilir. Yüksek kan şekeri idrar içine aşırı idrara çıkma ve şeker dökmesi neden olur. Bu, vücut suyunun ve dehidrasyonun yanı sıra sodyum ve potasyum da dahil olmak üzere önemli elektrolitlerin kaybına neden olur. Bir başka elektrolit olan bikarbonat seviyesi de vücut aşırı asidik kan telafi etmeye çalıştıkça düşer.

Günün Videosu

Bikarbonat ve Asidoz

İnsülin kan şekerinin enerji üretmek için kullanıldığı hücrelere ilerlemesine yardımcı olur. İnsülin yokluğunda, hücreler yağ parçalayarak alternatif enerji kullanmalıdır. Bu alternatif prosesin yan ürünleri keton olarak adlandırılır. Yüksek keton konsantrasyonları kanı asitleştirir, bu nedenle "ketoasidoz" terimi. Asidoz, mide bulantısı, kusma ve hızlı nefes alma gibi nahoş semptomlara neden olur. Bikarbonat, normalde kan asiditesini ortadan kaldıran bir elektrolit maddesidir. DKA'da, keton üretimi arttıkça ve asitosis ilerledikçe, bikarbonat seviyesi düşer. DKA'nın tedavisi, kan şekerini düşürmek için hızla insülin desteğini içerir, bu da bikarbonat seviyesinin kademeli olarak eski haline getirilmesine yol açar.

Potasyum

Potasyum, DKA'da düşük olabilir, çünkü bu elektrolit aşırı idrara çıkma veya kusma nedeniyle kaybedilir. DKA tedavisinde insülin kullanıldığında, kan potasyumunu hücrelere iterek daha da düşürebilir. Düşük potasyum ile ilgili belirtiler yorgunluk, kas güçsüzlüğü, kas krampları ve düzensiz kalp ritmi içerir. Aşırı düşük potasyum, hayatı tehdit eden kalp ritmi anormalliklerine neden olabilir. Düşük potasyumun sık sık izlenmesi ve zamanında düzeltilmesi hayat kurtarıcı olabilir. Potasyum oral yoldan alınabilir, ancak DKA'da intravenöz infüzyon, potasyumu hızla yenilemek için en iyi yoludur.

Sodyum

Sodyum vücutta dengeli bir kan basıncını ve sıvı dengesini korumak için gereklidir. Yüksek kan şekeri vücut suyunun ve sodyum kaybıyla aşırı idrara çıkmasına neden olur. Bu dehidrasyona ve düşük kan basıncına neden olabilir. Vücudun suyu kan dolaşımına geri döndürmesi gerektiği zaman, diğer dokulardan çekerek yapar. Bu suyun kan dolaşımına akışı, kan sodyumunun daha da seyreltilmesine neden olabilir. Düşük sodyum seviyesi baş dönmesi, yorgunluk, genel zayıflık ve ciddi zihinsel karışıklık veya nöbetler belirtilerine neden olabilir. DKA'nın neden olduğu sodyum eksikliğini tedavi etmek için sodyum klorür içeren insülin ve intravenöz sıvılar kullanılır.

Önleme ve Dikkat

DKA, ciddi ancak önlenebilir bir durumdur. Kan şekerinin sık izlenmesi, öngörülen ilaçlara yapışması ve erken uyarı işaretlerinin tanınması önlemenin temel unsurlarıdır. İzlemesi gereken yaygın belirtiler bulantı, kusma, karın ağrısı ve nefes darlığıdır. Bir ev test kiti kullanarak kandaki ketonları kontrol etmek DKA'nın erken teşhisinde yardımcı olabilir.

Kan şekeri hedefleri belirlemek için düzenli olarak doktorunuza danışmanız önemlidir. Stres veya hastalık dönemlerinde, kan şekeri dalgalanma eğilimi gösterdiği için daha sık gözlem gerekebilir. DKA'nın erken uyarı işaretleri için derhal tıbbi yardım istemek ciddi komplikasyonları önleyebilir.